Elektrikli araçlar, sera gazı emisyonlarını ve hava kirliliğini azaltma potansiyeli ile övgü alsa da, yangın riski ve güvenlik endişeleriyle de karşı karşıya kalıyor. The Guardian’ın ele aldığı yeni rapor, bu endişeleri uzman görüşleri ve somut verilerle değerlendiriyor.
Elektrikli otomobil yangınlarına yönelik en yaygın iddialar, araçların alev alma olasılığının daha yüksek olduğu ve alev aldıklarında daha fazla zarara yol açtığıdır. Ancak uzman görüşleri ve dünya genelindeki elektrikli araç sayısını içeren verilere dayanarak, bu iddiaların gerçeklere dayanmadığı ortaya çıkıyor.
Dünya genelinde milyonlarca elektrikli otomobilin kullanımda olması, yangın sıklığı hakkında bazı verilerin elde edilmesine olanak tanısa da, uzmanlar verilerin elektrikli araçların yangın çıkarmaya daha yatkın olduğu yönünde bir neden olmadığını belirtiyor. Örneğin, Norveç’te, benzinli ve dizel otomobillere kıyasla dört ila beş kat daha fazla yangın çıkması gibi veriler, elektrikli araçların güvenliği konusunda olumlu bir tablo çiziyor.
Yangınların sebepleri arasında, elektrikli araçlardaki batarya hücrelerinin hasar görmesi veya üretim hataları nedeniyle kısa devrelere yol açması bulunuyor. Ancak uzmanlar, bu durumun benzinli araçlardaki yangınların nedeni olan elektrik arızalarından veya soğutma sistemlerindeki sorunlardan kaynaklanan yangınlara kıyasla daha düşük bir risk taşıdığını belirtiyor.
Önemli bir bilgi, Norveç ve İsveç gibi önde gelen elektrikli araç pazarlarındaki verilere dayanıyor. Norveç’te, benzinli ve dizel otomobillerde dört ila beş kat daha fazla yangın çıkarken, İsveç’te her 100.000 elektrikli veya hibrid araçta 3,8 yangın meydana gelirken, tüm yakıt türlerinde bu rakam 68 olarak tespit edildi.
Tesla gibi önde gelen elektrikli araç üreticileri, kendi verilerine dayanarak, elektrikli araçların karıştığı yangın sayısının, benzinli veya dizel motorlu araçların rakamından önemli ölçüde daha düşük olduğunu iddia ediyor. Ancak, elektrikli araçlardaki batarya yangınlarıyla mücadele etmek, itfaiyeciler için özel bir zorluk oluşturuyor. Bu yangınları söndürmek için daha fazla su gerektiği, daha yüksek sıcaklıklarda yanabileceği ve yeniden tutuşmaya daha yatkın olduğu belirtiliyor.
Sonuç olarak, mevcut verilere dayanarak, elektrikli araçların yangın güvenliği konusundaki endişelerin, benzinli veya dizel araçlara göre daha düşük olduğu görülüyor.