Cezaevinden kadın cinayetleriyle ilgili gazete kupürü ve ölüm mektubu yazmış!

Alıç ailesi, geçen yıl nisan ayında emniyete başvurarak kızları Fatma ve Gülcan’ın 2005 yılında aynı anda kaybolduğunu ve bir daha haber alamadıklarını belirtip, yardım istedi. Polis, yaptığı araştırmada kaybolan kız kardeşlerin hayatta olduklarına dair herhangi bir iz bulamadı.

Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği, Fatma ve Gülcan Alıç’ın cinayete kurban gitmiş olabileceğini değerlendirerek özel bir ekip kurdu.

ÖZEL EKİP 2 KİŞİDEN ŞÜPHELENDİ

Özel ekip, yaptığı araştırmada kayıp kardeşlerin başta sağlık kuruluşları olmak üzere hiçbir resmi kurumda işlem yaptırmadığını tespit ederken, akrabaları ve arkadaşlarının da aralarında olduğu yaklaşık 100 kişiyle görüştü.

Özel ekip, görüşmelerde; Gülcan Alıç’ın dini nikahla birlikte yaşadığı Behçet Yediminareli ve kuzeni Mevlüt Doğan’ın hareketlerinden şüphelendi.

4 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

7 aylık teknik ve fiziki takibin sonunda kayıp kardeşlerin öldürüldüğü, kuzenlerin HTS kayıtlarına göre de cinayetlerin 30 Mart 2005’te işlendiği belirlendi. Mevlüt Doğan, 6 Kasım 2024’te gözaltına alındı. Doğan, sorgusunda suçunu itiraf ederek Gülcan ve Fatma Alıç’ı Behçet Yediminareli ile birlikte boğarak öldürdükten sonra Sarıkaya Mahallesi’ndeki bir bağ evinin bahçesine gömdüklerini söyledi. İtirafın ardından 7 Kasım 2024’te Behçet Yediminareli, dini nikahla birlikte yaşadığı Y.K. ve kız kardeşi A.K. (42) gözaltına alındı. Mevlüt Doğan’ın gösterdiği yerde yapılan kazıda da kardeşlere ait kemikler bulundu. Behçet Yediminareli ile Mevlüt Doğan tutuklanırken, Y.K. ile A.K. adli kontrol kararı ile serbest bırakıldı.

ÖNCE SORGU SONRA CİNAYET

Soruşturma sonunda 4 kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.

İddianamede, olay detaylı şekilde aktarıldı. Buna göre, küçük yaşta çocuğa cinsel istismarda bulunma suçundan hüküm giyen Behçet Yediminareli, 16 Mart 2005’te cezaevinden tahliye olduktan sonra 30 Mart’ta Gülcan ve ablası Fatma Alıç’ı bağ evine götürüp, ellerini ve ayaklarını bağladı. Daha sonra kuzeni Mevlüt Doğan’ı bağ evine götüren Yediminareli, Doğan’dan Gülcan Alıç’ı sorgulamasını, cezaevinde kendisini aldatıp aldatmadığını öğrenmesini istedi. Mevlüt Doğan, Gülcan Alıç’ı sorguladı ancak konuşmayınca boğarak öldürdü. Behçet Yediminareli, “Arkada tanık bırakmayalım” diyerek Fatma Alıç’ı da boğmaya çalıştı. Fatma Alıç direnince Behçet Yediminareli, kadını çelik telli çamaşır ipi ile boğdu. Cinayetlerin ardından Yediminareli, mahalledeki komşularına Gülcan ve Fatma Alıç’ın çocuklarını evde bırakarak kaçtıklarını söyledi.

“NE ZAMAN GÜLCAN’I SORSAM DÖVDÜ”

7 sayfalık iddianamede; Behçet Yediminareli’nin resmi nikahlı eşi olan ancak ayrı yaşadığı F.Y.’nin ifadesi de yer aldı. F.Y., ifadesinde olay gecesi Behçet Yediminareli’nin Gülcan ve Fatma’nın çocuklarını eve getirdiğini belirterek, “Gülcan’ın çocuklarına aşırı düşkün olduğunu bildiğimden geri döneceği günü bekledim. Gülcan’ın telefonundan çocuklara sahip çıkmamı ve bir gün geleceğini belirtir mesajlar aldım. Ancak bir zaman sonra bu mesajları Gülcan’ın telefonundan Behçet’in attığını yakaladım. Bunun üzerine Behçet bana dayak attı. Ne zaman Gülcan’ın akıbetini sorsam, kemiklerim kırılana kadar dövdü” dedi.

MEKTUPLAR ORTAYA ÇIKTI

F.Y. ayrıca Behçet Yediminareli’nin cezaevinden Y.K.’ye yazdığı mektupları savcılığa teslim etti. İddianamede; Behçet Yediminareli’nin Y.K.’ye yazdığı mektuplarda Gülcan Alıç’ı öldüreceğini söylediği, mektuplara da kadın cinayetleriyle ilgili gazete kupürleri eklediği, Y.K. ve A.K.’nin ise Gülcan Alıç ve F.Y. hakkında bilgi vererek Behçet Yediminareli’yi kışkırttıkları belirtildi.

İddianamede ayrıca A.K. ve Y.K.’nin cinayet sırasında olay yerinde olmadığı ancak olay öncesi kışkırtıcı, olay sonrası ise delilleri gizleme yönündeki fiillerinden dolayı suçun işlenmesine azmettirdikleri, diğer sanıklar gibi aynı suçtan yargılanmaları gerektiği belirtildi. Ağırlaştırılmış müebbet hapisle yargılanacak sanıklar önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkacak. 

Related Posts

AKP’nin izin verdiği kaçak inşaatı CHP’li belediye yıktı

AKP’li Pamukkale Belediye Başkanı Avni Örki döneminde yapımına izin verilen ve ormanın ortasına konan bina, CHP’li Pamukkale Belediye Başkanı Ali Rıza Ertemur tarafından yıkıldı.

Devlet sistemlerine sızıp gerçek diploma hazırlamışlar!

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada “Ankara merkezli 16 ilde kamu kurumlarının sistemlerine yetkisiz erişim sağlayarak, menfaat temin eden şüphelilere yönelik operasyonda 58 şüpheli yakalandı” denildi.

Müsavat Dervişoğlu: “Beni davet etmesi gereken Cumhurbaşkanı’dır. Ben devletten bilgi almıyorum. İmralı’ya ulaklık yapmaya gidenleri gönderiyorlar”

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, PKK’nın fesih kararının ardından yaşanan sürece ilişkin olarak, “Bana şu anda Türkiye Cumhuriyeti devletini yönetenler herhangi bir bilgilendirme yapmıyor ki. Bana bilgi vermek üzere İmralı’ya ulaklık yapmaya giden adamları partilere gönderiyorlar. Bana gelmesi gereken ya da beni davet etmesi gereken Cumhurbaşkanı’dır, Dışişleri, İçişleri, Adalet Bakanı’dır, MİT Müsteşarıdır” dedi. İnfazla ilgili yapılması planlanan düzenleme konusunda Dervişoğlu, “Ne getireceklerini bilmiyorum. Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılmasına yönelik bir düzenlemeyi muvazaa ile gündeme getirirlerse bunun ben şahsen millete sorulmasını isterim” ifadelerini kullandı. Dervişoğlu, parlamenter veya yarı başkanlık sistemine geçiş yapılacağı yönünde duyumlar aldıklarını söyledi.

Sınav sorularını para karşılığı satan müdür yardımcısı tutuklandı

Geçtiğimiz günlerde görevden alınan Kırşehir Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Murat Dulkadiroğlu, SRC sorularını para karşılığında bir sürücü kursuna verdiği iddiasıyla tutuklandı.

Yasaklama kararı bile olmayan protesto suç sayıldı

Saraçhane protestolarında gözaltına alınan ve dava açılan gençlerle ilgili bir davada çarpıcı bir usulsüzlük yaşandı. Dava açılan gençlere valiliğin yasak kararı suç olarak isnat edilirken, eylemin yapıldığı gün herhangi bir yasak kararı olmadığı ortaya çıktı.

Bu çiçeği koparmanın cezası tam 387 bin TL

Muğla’nın Bodrum ilçesinde koruma altında olan ve koparmanın cezasının 387 bin 141 TL olduğu kum zambakları öğrencilere tanıtıldı.